Kuşadası-Davutlar-Güzelçamlı
Gözümü açtığımda denizdeydim.
Karşımda kıyı boyunca büyüklü küçüklü rengarenk bir sürü çadırın olduğu bir sahil vardı. Dedemlerin çadırı denize akan iki derenin arasında kurulmuştu. Çadırın arkasından geçen dere çadırın biraz yanından sahile dökülüyordu. Çadırın öbür yanında göğü kucaklayacak büyüklükte bir çınar ağacı vardı. Kolları her yana yayılmıştı. Mavi brandadan yapılmış bir ev büyüklüğünde çadırın yanında, beyaz brandadan yapılmış mutfak çadırı vardı. Ana çadırın önündeki gölgelik günün çoğunluğunu geçirdiğimiz yerdi. Bahsetmeden geçemeyeceğim çadırlardan 15-20 mt geride tarlaların içinde bir de tuvalet çadırı vardı! Çok derin kazılmış bir çukurun üstüne ayak basma yerlerine iki tahta konulur, etrafına odundan bir kasa yapılır ve o kasa da çadır bezi ile kaplanırdı. Ha kapının önündeki kocaman bidon ve altındaki küçük tuvalet tası olmadan olmazdı. Sahildeki pancar motorlu teknede ayrı bir eğlenceydi. Çadırların en güzel yanı yüzlerce çadırdan oluşan koloninin gece olunca bir araya gelmesi ve eğlencelerin başlamasıydı.
Çocukluğumdan kalma bir cümle hiç kulaklarımdan çıkmaz. Güzelçamlı’nın sahili bir yıl kum bir yıl taş olur derlerdi. Her yaz geldiğinde merakla beklerdim acaba bu yıl ne olacak diye. Ve gerçekten de gördüğüm manzara karşısında büyülenirdim. Bir yıl taşı bir yıl kumu görünce.
Çadırlarımızdan az ileride başlayan milli park ise harikaydı. Geceleri hep beklerdim acaba bir hayvan görebilecekmiyim diye. Bir de Zeus mağaramız vardı. Buz gibi suyun hiç eksilmediği, dibinin sonsuz olduğu. Çocuk aklı hep merak etmişimdir sonu nereye çıkar diye?
Bizim çadırdan epey uzaktaki göl ise hep içime heyecan katmıştır. Göl demek balık yakalamak demekti, göl demek macera demekti.
Çadırların yaklaşık bir iki kilometre gerisinden başlayan dağların çamları hep yemyeşil, hep kopkoyu, hep sımsıkı olmuştur. Bence orman bu dağlar demekti. Bir de dağların doruğundaki çıplak kaya. Oldum olası hep çıplak ve yalnızdı.
Gözümü açtığımda denizdeydim.
Karşımda sahil boyunca uzanan bir ev yığını vardı. Dedemlerim çadırı yoktu. Çadırın yanındaki kocaman çınar ağacım yoktu. Ağacım Ankara’lı bir teyze ve amca tarafından kestirilmişti. Gece eğlenceleri yoktu. Derelerimi aradım derelerim de neredeyse yok olmak üzereydi. Gölüm gözükmeyecek kadar küçülmüştü. Dağlardaki benim ormanlarım da yoktu. Büyüklerimiz sağolsun (!) benim dağlarımı ve ormanlarımı doruklara kadar uzanan beton yığınlarına çevirmişlerdi. Tek bulabildiğim dağın doruğundaki benim çıplak ve yalnız kayamdı. Bir tek oraya ulaşamamışlardı. Kumsalımı sorarsanız hala oluyormudur bilemiyorum bir yıl kum bir yıl taş…
Bilge Keykubat
Ağustos 2009
Hakkımda
- Bilge Keykubat
Etiketler
- Akçam Ağaçları (1)
- akıllı uygulamalar (2)
- alaçatıotfestivali (1)
- anıtağaç (1)
- anıtzeytinağacı (1)
- arınma (1)
- Bilge Keykubat (10)
- bilgekeykubat (3)
- bulut kavramı (1)
- CHP (1)
- Çam süsleme (1)
- dernek (2)
- Dijital Göçebe (2)
- fal (1)
- fal bakmak (1)
- Gastronomi (1)
- gastronomi turizmi (1)
- gençleritarımanasılçekeriz (1)
- gezi (2)
- gıda (1)
- Girişimcilik Merkezi (1)
- Göktanrısı (1)
- Güncel Piyasa (1)
- güncel politika (7)
- Gürsel Tekin (1)
- İ Çocuk (1)
- izmir (1)
- İzmir (1)
- Jean Christophe Grange (1)
- kahve (1)
- kavacıküzümfestivali (1)
- Kemal Kılıçdaroğlu (1)
- Kentsel Tarım (1)
- kırsala kaçış (1)
- Kişisel (3)
- kitap (1)
- klasik müzik (1)
- Kuluçka Merkezi (1)
- Kuru Üzüm (2)
- Kuru Üzüm Piyasası (1)
- Kültür (1)
- lezzet (1)
- mentör (1)
- Nardugan (1)
- networking (1)
- Noeol (1)
- orman (1)
- Orta Asya (1)
- ölümsüzağaç (1)
- ölümsüzlük (1)
- Pembe Domates Ağı (1)
- seferihisartohumtakasşenliği (1)
- Selfie (1)
- seyahat (1)
- solonkanunları (1)
- sosyal medya (1)
- sosyal paylaşım (3)
- start-up (1)
- Şarap (2)
- şarap tadım uzmanı (1)
- Şiir (1)
- tarım (4)
- tarım olmazsa gastronomi olmaz (2)
- tarım turizmi (2)
- tarım ve gıda araştırmacısı (4)
- tarım ve gıda influenceri (5)
- tarım ve gıda yazarı (5)
- tarımbizimgeleceğimiz (3)
- tarımın geleceği (1)
- tarımvegıdainfluenceri (3)
- tarımvegıdayazarı (4)
- Tarih (1)
- tatil (2)
- teknoloji (1)
- Tiny House (1)
- tohum (1)
- tohumtakasşenliği (1)
- Topluluk Destekli Tarım Modeli (1)
- Topluluk Temelli Turizm (1)
- Türk tarımı (1)
- türk tarımının yüzü (3)
- türkarımınınyüzü (1)
- Türkiyem (2)
- türktarımınınyüzü (2)
- türktarımınınyüzü apelasyon (1)
- urlaenginarfestivali (1)
- üretici (1)
- yemek (3)
- Yeniden Doğuş Bayramı (1)
- Yorgun insanların lezzet sığınağı (1)
- z kuşağı (1)
- zeytin (1)
- zeytinağacı (1)
- zeytinyağı (1)
- zeytinyağı tadım uzmanı (6)
- ziraat (1)
- ziraat mühendisi (4)
- ziraat mühendisleri (3)
- ziraatmühendisi (3)
7 Ağustos 2009 Cuma
Gözümü açtığımda denizdeydim
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Kitaplığım
- 8. Gün - Glenn Meade
- Atatürk - Emre Kongar
- Brandenburg - Glenn Meade
- Buz Kapanı - Glenn Meade
- Cazın İçinden - Cüneyt Sermet
- CHP 1919-1999 - Hikmet Bila
- CHP İle Bir Ömür - Şeref Bakşık
- Da Vinci Şifresi - Dan Brown
- Derin Devlet - Cüneyt Arcayürek
- Fikrimizin Rehberi Gazi Mustafa Kemal - Erol Mütercimler
- Kar Kurdu - Glenn Meade
- Kızıl Nehirler - Jean-Christophe Grange
- Koloni - Jean-Christophe Grange
- Kurtlar İmparatorluğu - Jean-Christophe Grange
- Leyleklerin Uçuşu - Jean-Christophe Grange
- Melekler ve Şeytanlar - Dan Brown
- Olasılıksız - Adam Fawer
- Reis - Soner Yalçın, Doğan Yurdakul
- Sakkara'nın Kumları - Glenn Meade
- Siyah Kan - Jean-Christophe Grange
- Taş Meclisi - Jean-Christophe Grange
- Türk Devrim Tarihi - Suna Killi
- Türkiye'nin Düzeni - Doğan Avcıoğlu
- Şeytan Yemini - Jean-Christophe Grange
- Şeytanın Müridi - Glenn Meade
- Şibumi - Trevanian
- Şu Çılgın Türkler - Turgut Özakman
0 yorum:
Yorum Gönder